Törene, Ordu Valisi İrfan Balkanlıoğlu, Cumhuriyet Başsavcısı Ahmet Çiçekli, Ağır Ceza Mahkemesi ve Adalet Komisyonu Başkanı Mesut Bilen, Altınordu Belediye Başkanı Engin Tekintaş, akademik ve idari personel ile çok sayıda öğrenci katıldı

Rektör Prof. Dr. Tarık Yarılgaç, yeni akademik yılın hayırlı olması temennisinde bulunarak, üniversitenin 10. kuruluş yıl dönümünü geride bıraktığını ve 2016-2017 akademik yıl ile yeni bir eğitim öğretim yılına başlandığını söyedi.

Prof. Dr. Yarılgaç, "Birçok fedakârlıklar içeren ve özüne bakıldığında tırnaklarımızla kazıyarak geldiğimiz burası, bir bataklıktan kurtulup gerçekten güzel bir kampüs oldu. Onun da ötesinde öğrencisi, öğretim elemanları, araştırıcılarıyla hakikaten bir entegre programının artık işlenebileceği bir üniversitedeyiz. Bundan sonraki hedeflerimiz tabi ki farklı olacak." diye konuştu.

Bundan sonraki süreçte uluslararası projelerde de yer alınacağını anlatan Prof. Dr. Yarılgaç, açılış töreninde öğrencileri ve akademik personeli yalnız bırakmayan protokol üyelerine teşekkür etti.

Prof. Dr. Yarılgaç, Türkiye'nin zor bir coğrafya içerisinde olduğuna dikkati çekerek, şöyle konuştu:

"Çok zor bir süreç geçiriyoruz. Bunları her gün yaşıyoruz. 15 Temmuz gibi gerçekten akılara durgunluk veren çok ağır bir badireden geçtik, bir uçurumdan döndük. Türkiye hakikaten insanımızın ferasetiyle Cumhurbaşkanımızın önderliğiyle ve kendi büyük millet olma özelliklerini hissettiği günleri geçiriyoruz. Bizim yolumuzda mutlaka ilerlememiz, yolumuzu çok iyi ışıklandırıp devam etmemiz lazım. Üniversiteler burada çok büyük rol model olmak zorunda. O yüzden günübirlik işlerin dışında kesinlikle bilime, insanlığa faydalı olacak ve bilimin önderliğinde insanlığın önünü açacak buluşlar, çalışmalar sergilememiz gerekiyor."

Konuşmanın ardından üniversitenin müzik bölümü öğrencileri tarafından hazırlanan çok sesli koro tarafından bir konser verildi.

Etkinlikte, "Profesör ile doçent doktor" unvanları alan öğretim üyeleri, binişlerini giydi.

Eski Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Hilmi Güler, programın son bölümünde, yeni akademik yılın açılış dersini verdi.

Eski Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Dr. Hilmi Güler, Ordu Üniversitesinin 2016-2017 akademik açılış yılı töreninde “Açılış Dersi” verdi. Güler ilk derste, yenilenebilir enerji konusunu işlerken, Karadeniz’in bu konuda yetersiz kaldığını söyledi.
Türkiye’nin kritik bir bölge olduğunu söyleyen Güler, “ Petrol ve doğalgaz boru hatları ile geçiş coğrafyasında bulunuyor. Şimdi buna demiryolu eklendi. Bakü-Tiflis- Ceyhan boru hattı. Şimdi de fiberde bir köprü durumunda. Yani enerjide, elektrik hatlarıyla, doğalgaz hattıyla, demiryoluyla, fiber optik ile bir köprü durumunda. Bu yüzden şöyle bir analiz yapmak gerekiyor. Ya kaynak coğrafyası olacaksınız ya da geçiş coğrafyası. Türkiye bir geçiş coğrafyası kaldı ki kaynakları da gayet yüksek. Örneğin Karadeniz başlı başına bir hidrat yatağı, taşlaşmış katılaşmış doğalgaz kaynağı. Yani petrol doğalgaz bitse dahi bunlar devreye girecek. Bunun dışında yenilenebilir enerji konusunda müthiş bir bölge buna rağmen Ordu’nun dağlarında bir tane rüzgar tribünü görülmüyor. Biz Rusya’dan aldığımız doğalgazın yarısını elektrik üretmede kullanıyoruz. Halbuki elektrik üretmede kullandığımız bu gazın yerine rüzgardan, güneşten, biyogazdan elektrik elde etsek o kadar gazın yarısını almamış olacağız. Dolayısıyla enerjide bağımsızlık dediğimiz şey gerçekleşmiş olacak.” dedi.
“BİLGİYE KİM DAHA ÇABUK ULAŞIRSA O KAZANIYOR”
Güler, bilgiye hiçbir dönemde bu kadar yakın olunmadığını belirterek “Şu anda endüstriyel 4.0 akımı diye bir akım var dünyada. Bir akıllı telefonu değerli kılan içindeki programdır. Bu programı yazmada bu üniversite çok önemli bir rol oynayabilir. Bu 4.0 dediğimiz dönemde her şey değişti. Dağdaki çobanla bu amfideki öğrenci aynı fırsata sahip. İstediğiniz bilgiye anında ulaşmak mümkün. Bilgiye bu kadar yaklaşılmış bir dönem yok. Bilgiye kim daha çabuk ulaşırsa o kazanıyor. Bilgi eşittir güç. Biz bu bakımdan avantaja sahibiz çünkü genç bir nüfusumuz var, geçiş coğrafyasındayız. Önümüzde parlak bir gelecek var bu geleceği birlikte sürdürmemiz lazım. Önemli olan hedef ve hedefin ölçülebilirliğidir.” dedi.